Cat Coach Chronicles: A Pitch Perfect Improvisation in Istanbul
FluentFiction - Turkish
Cat Coach Chronicles: A Pitch Perfect Improvisation in Istanbul
İstanbul'daki Startup İnkübatörü sabahın ilk ışıklarıyla doluyor.
The Startup Incubator in Istanbul fills with the first light of morning.
Cam duvarların arkasında genç girişimciler koşturuyor.
Behind the glass walls, young entrepreneurs are bustling about.
Her biri, parıldayan fikirlerini, efsanevi Türk kahveleri eşliğinde tartışıyor.
Each of them is discussing their sparkling ideas, accompanied by legendary Turkish coffees.
Ayla ve Emre de orada, köşedeki yuvarlak masalarında oturuyor.
Ayla and Emre are there too, sitting at their round table in the corner.
Masanın üzerinde, sahipsiz bir defter hâlinde yatan Emre'nin kaybolan notlarının yokluğunda biraz kafa karışıklığı var.
There's a bit of confusion over the table where Emre’s missing notebook lies ownerless.
Emre'nin hedefi büyük: Can dahil olmak üzere yatırımcılar grubu önünde etkileyici bir sunum yapmak ve uygulama fikri için yatırım almak.
Emre's goal is ambitious: he wants to give an impressive presentation in front of the group of investors, including Can, and secure investment for their app idea.
Ancak, birkaç saat önce Emre tüm notlarını kaybetmişti ve hâlâ bulamamıştı.
However, a few hours ago, Emre lost all of his notes and still hasn't found them.
İçten içe bu nedenle suçluluk hissediyor.
This loss makes him feel guilty inside.
Derin bir nefes alıyor ve ne yapacağını düşünmeye başlıyor.
He takes a deep breath and starts to think about what to do.
Yanında oturan Ayla, göz kırparak "Merak etme, bir şekilde hallederiz," diyor ve gülümsüyor.
Sitting beside him, Ayla winks and says with a smile, "Don't worry, we'll figure it out somehow."
Nihayet beklenen an geliyor.
Finally, the anticipated moment arrives.
Emre ve Ayla, yatırımcıların dikkatle izlediği sunum alanına doğru yürürler.
Emre and Ayla walk towards the presentation area where the investors are watching attentively.
Can, entelektüel bakışları ve sorgulayıcı tavırlarıyla oturuyor.
Can sits there with an intellectual look and inquisitive demeanor.
Emre hala ne yapacağını bilmiyor, ama birden Ayla devreye giriyor.
Emre still doesn't know what to do, but suddenly Ayla steps in.
Sanki her şey kontrolündeymiş gibi konuşmaya başlıyor.
She begins speaking as if everything is under control.
"Merhaba, öncelikle hepiniz hoş geldiniz.
"Hello, first of all, welcome to everyone.
Sizlere yeni ve benzersiz bir fikirden bahsetmek istiyoruz: 'Kedi Koçu'!"
We want to introduce you to a new and unique idea: 'Cat Coach'!"
Emre şaşkınlık içinde Ayla'ya bakıyor, ama duraksamıyor.
Emre looks at Ayla in surprise, but he doesn’t hesitate.
"Evet, bu bir uygulama.
"Yes, it's an app.
İştahsız kedilerinize ilginç antrenörler sunuyoruz!"
We offer interesting trainers for your finicky cats!"
diyor Ayla, heyecanla.
Ayla says excitedly.
Can aniden dikkat kesiliyor ve gülerek "Bu gerçekten ilginç bir fikir," diyor.
Can suddenly pays closer attention and says with a smile, "This is a really interesting idea."
Ayla'nın yatıştırıcı doğası ve doğaçlama yeteneği bir kez daha işe yarıyor gibi.
It seems Ayla's calming nature and improvisational skills are working once again.
Can sorular sormaya başlıyor, ancak Ayla her seferinde daha da absürt yanıtlarla geliyor.
Can starts asking questions, but Ayla responds with increasingly absurd answers each time.
"Bu antrenörler nasıl çalışıyor?"
"How do these trainers work?"
diye soruyor Can.
Can asks.
Ayla, "Telepatiyle!
Ayla replies, "Through telepathy!
Kedilerinizi anlayan özel sinyaller yolluyoruz," diyor.
We send special signals that understand your cats."
Herkes gülerken, Ayla'nın güveni ışık gibi parlıyor.
As everyone laughs, Ayla's confidence shines like a light.
Sonunda, Can gülümsüyor ve "Bu son derece yaratıcı.
In the end, Can smiles and says, "This is extremely creative.
Ben küçük bir yatırım yapacağım, ama tek bir şartla: Gelecekteki beyin fırtınalarınıza katılmama izin verin," diyor.
I'll make a small investment, but on one condition: let me join your future brainstorming sessions."
Emre ve Ayla, bu beklenmedik dönüş karşısında hem rahatlıyor hem de oldukça eğleniyorlar.
Emre and Ayla, faced with this unexpected turn, both feel relieved and quite entertained.
Emre, bu deneyimle partnerinin yeteneklerine olan güvenini artırıyor.
Through this experience, Emre's confidence in his partner's abilities grows.
Beklenmedik durumlar karşısında esnekliğin ve mizahın gücünü fark ediyor.
He realizes the power of flexibility and humor in unexpected situations.
Artık önlerinde parlak bir gelecek var, belki de kedi koçlarının telepatiyle nasıl çalıştığını bulmaları gerekecek!
Now a bright future lies ahead of them, and perhaps they will even need to figure out how cat coaches work with telepathy!