Kış mevsiminin serin rüzgarı Bodrum Yarımadası'nda hafifçe esiyordu.

The cool breeze of the winter season was gently blowing across the Bodrum Peninsula.

Yasin ve Elif, yılbaşı için büyükannelerinin taş evine doğru yola çıkmışlardı.

Yasin and Elif had set out for their grandmother's stone house for New Year's.

Yol boyunca, denizin ve yakamozların güzelliğine hayran kaldılar.

Along the way, they admired the beauty of the sea and the phosphorescence.

Ufukta güneş batarken, gökyüzü pembeye ve turuncuya boyanmıştı.

As the sun set on the horizon, the sky was painted pink and orange.

Yasin, arabanın camına yaslanmış, düşüncelere dalmıştı.

Yasin leaned against the car window, lost in thought.

Aile toplantıları genellikle gergin oluyordu, bu yüzden biraz kaygılıydı.

Family gatherings were usually tense, so he felt a bit anxious.

Elif ise heyecanlıydı; ailesiyle yeniden bir araya gelmeyi sabırsızlıkla bekliyordu.

Elif, on the other hand, was excited; she was eagerly looking forward to reuniting with her family.

Ayrıca, nişanlandığını açıklamak için doğru anı arıyordu.

Besides, she was searching for the right moment to announce her engagement.

Taş ev, zeytin ağaçlarının arasında, denize bakan bir yamaçtaydı.

The stone house was on a slope overlooking the sea, nestled among olive trees.

Bahçede küçük lambalar, ağaçların dallarına dolanmıştı.

Small lights were entwined in the branches in the garden.

İçeri girdiklerinde, sıcaklık ve çay kokusu onları karşıladı.

As they entered, the warmth and smell of tea greeted them.

Büyükanneleri, onları sevinçle karşıladı ve hemen mutfağa yönlendirdi.

Their grandmother welcomed them with joy and immediately led them to the kitchen.

Akşam yemeği vakti geldiğinde, aile sofranın etrafına toplandı.

When dinner time arrived, the family gathered around the table.

Sohbet hoş başladı ama kısa sürede alışıldık tartışmalara dönüştü.

The conversation started pleasantly but quickly turned into customary arguments.

Geçmiş olaylar ve unutulmayan anılar açılınca, Yasin içten içe endişelendi.

As past events and unforgettable memories were brought up, Yasin worried internally.

Elif, kardeşinin huzursuzluğunu hissetti ama kararlıydı.

Elif sensed her brother's unease but was determined.

Elif, içindeki heyecan ve tedirginlikle yerinden kalktı.

Elif, feeling a mix of excitement and nervousness, stood up.

"Bir haberim var," dedi, sesi titrek ama cesurdu.

"I have news," she said, her voice shaky but bold.

"Ben nişanlandım."

"I'm engaged."

Herkes şaşkınlıkla birbirine baktı.

Everyone looked at each other in surprise.

Bir an sessizlik hakim oldu, ancak ardından büyükannesi gülümseyerek ellerini çırptı.

A moment of silence prevailed, but soon after, their grandmother smiled and clapped her hands.

"Ne güzel bir haber bu," diyerek Elif'e sarıldı.

"What wonderful news," she said, hugging Elif.

Ailenin şaşkınlığı yerini sevinç gözyaşlarına ve tebriklere bıraktı.

The family's astonishment gave way to tears of joy and congratulations.

Yasin bir an için nasıl rahatlasa da bu duygu, yerini gurur ve mutluluğa bıraktı.

Although Yasin felt relief for a moment, this feeling turned into pride and happiness.

O an anladı ki, kaygıları yersizdi.

At that moment, he realized that his worries were unfounded.

Anlık duyguların ve sevincin gücünü hissetti.

He sensed the power of instant emotions and joy.

Bu olay, aileyi bir araya getirdi.

This event brought the family together.

Eski tartışmalar unutuldu, yeni bir sayfa açıldı.

Old arguments were forgotten, and a new page was opened.

Bir yandan sahildeki dalgalar sessizce geceyi selamladı, diğer yandan taş evin içinde kahkahalar yankılandı.

On one hand, the waves on the shore quietly greeted the night, while on the other, laughter echoed inside the stone house.

Yasin ve Elif, yılbaşı ışıkları altında geleceğe umutla baktılar.

Under the New Year's lights, Yasin and Elif looked to the future with hope.

Artık her ikisi de bu anının yeni başlangıçları olacağını biliyordu.

Both knew that this moment would be the beginning of new chapters for them.